Fatih DULKADİROĞLU
fatihdulkadiroglu@gmail.com
Bilirkişilikten Başkanlığa,
01/07/2020 Öncelikle, yaklaşık altı yıldan beri Doğanşehir Belediye Başkanlığı görevini yürütürken geçtiğimiz günlerde sağlık sorunları nedeniyle yaşamını yitiren merhum Vahap Küçük'e Allah'tan rahmet, tüm yakınlarına ve sevenlerine başsağlığı diliyorum. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Bilirkişiye başvurulması gereken hâller başlıklı 266. Maddesinde "Mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde,taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir. Hâkimlik mesleğinin gerektirdiği genel ve hukuki bilgiyle çözümlenmesi mümkün olan konularda bilirkişiye başvurulamaz." denilmektedir. Bilirkişilik konusunu ele alan İMO Onur Kurulu Üyesi İnşaat Mühendisi - Hukukçu AliRıza Yücel de bir makalesinde bu kanun maddesiyle ile ilgili olarak "Maddede yer alan düzenlemeyle, hakim tarafından bilinmeyen, bilinmesi de olanaklı olmayan teknik veya özel bir bilginin mahkemece aydınlatılması konusunda bilir kişiye başvurulur. Yani hakimin genel hayat deneyimiyle sahip olunması gereken bilgilerle ve hukuki bilgiyle çözümleyeceği konular hakkında bilirkişiye başvuramayacağı, ancak çözümü hukuk dışında özel veya teknik bilgiyi gerektiren hususlarda bilirkişiden yararlanabileceği hüküm altına alınmaktadır." şeklinde bir açıklamada bulunmaktadır. Okurlarım arasından haklı olarak "Doğanşehir Belediye Başkanının vefatından sonra durup dururken bilirkişilik de nereden çıktı?" diyenler olabilir. Bu gün yapılan Doğanşehir Belediye Meclisi toplantısı sırasında yapılan seçim sonucunda merhum Vahap Küçük'ten boşalan koltuğa Ziraat Mühendisi Sayın Durali Zelyurt'un seçildiği haberleri yayımlandı. Yayımlanan haberlerin altında Sayın Durali Zelyurt'un özgeçmişini okuduğumda Ziraat Mühendisi olduğunu ve ağırlıklı olarak bilirkişilik yaptığı yönünde bilgilere rastladım. Bir İnşaat Mühendisi olarak kırk iki yıllık meslek yaşamımda en soğuk durduğum konulardan birinin bilirkişilik olduğunu itiraf etmeliyim. Kırk iki yıllık meslek yaşamımın hemen hemen yarısını masanın bu tarafında, diğer yarısını da masanın karşı tarafında geçirmiş olmama rağmen mahkemelerden zorunlu olarak gelen bilirkişilik görevlerinin dışında bilirkişilik görevinde bulunmamaya olabildiğince özen gösterdim. Zorunlu olarak gelen bilirkişilik görevlerinin hepsinde de hakim, verdiğim raporlar doğrultusunda karar verdi. Yanlış anlaşılmasın, yapamayacağımdan ya da başarılı olmayacağımdan değil, hukukun tanıdığı bu yetkiyi kullanırken adaletsiz davranabileceğimi, taraflardan birine haksızlık yapabileceğimi düşündüğüm için özenmedim bu göreve. Sayın Durali Zelyurt'u bundan yaklaşık dokuz ay önce, davacısı olduğum bir mahkeme dosyasına bilirkişi olarak görevlendirildiği için keşif esnasında tanıma fırsatını buldum. Keşif esnasındaki duruşuna, keşif yapılacak alanda gösterdiği dikkatine ve titizliğine saygı duymuştum.Yaptığı tespitler sonucunda mahkemeye sunduğu ayrıntılı bilirkişi raporu ile de olabildiğince adil bir rapor sunduğunu, üzerine aldığı bir görevi layıkıyla yerine getirdiğini görünce kendisine olan saygım bir kat daha artmıştı. Bu gözlemlerim sonucunda bende iyi bir intiba bırakan, ilk defa o gün karşılaştığım ve o günden sonra hiçbir ortamda karşılaşmadığım, bundan sonra da karşılaşabileceğimi sanmadığım Sayın Durali Zelyurt'un bu gün Doğanşehir Belediye Başkanlığı'na seçilmiş olmasından bir Doğanşehirli olarak mutluluk duyduğumu gizleyecek değilim. Sayın Durali Zelyurt'un, bilirkişiliği sırasında mahkemelerde gösterdiği titizliği, dikkati, ciddiyeti ve adaleti, seçildiği makamda da göstererek ve genel hayat deneyimlerine iktidarda olan bir partiye mensup olmanın avantajlarını da katarak Doğanşehir'i layık olduğu yere taşıyacağını; Doğanşehir'in en uçtaki yerleşim birimleri ile mensubu olduğu siyasi partiye oy vermemiş olan yerleşim birimlerinin ihtiyaç duyduğu hizmeti götürmede adaletsiz davranmayacağını umut ederek bilirkişilikten başkanlığa uzanan yoldaki yeni görevini kutluyor ve başarılar diliyorum. İnş. Müh. Fatih DULKADİROĞLU ( 26.06.2020) |
|
|
Yorumlar |
| Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
| Doğanşehir’e ihanet mi? - 02/04/2018 |
| Doğanşehir’e ihanet mi? |
| Şirin Doğanşehir'de Bir Zamanlar! - 07/01/2018 |
| Yıl 1965-1970, Doğanşehir Ortaokulu güzel bir okul olduğu gibi iyi de eğitim veren bir okuldu.O yıllar eğitim sisteminde sınıfta kalma da vardı,tart edilme de... |
|
|
| Umut AKBAŞ | |
| MONİLYA İÇİN AŞIYA GEREK YOK! | |
|
|
| Hüseyin KARAASLAN | |
| VERGİ HAFTASI | |
|
|
| Ahmet GÜNEŞ | |
| Ney İdik Ne Olduk Ne Olacağız | |
|
|
|
| Fatih DULKADİROĞLU | |
| Bilirkişilikten Başkanlığa, | |
|
|
| A.Vahap KAYGUSUZ | |
| Malatya'nın İlk Klibi Nasıl Çekildi | |
|
|
| Münir TAŞTAN | |
| 93 Muhacirleri derken | |
|
|
| Mehmet BALKIŞ | |
| VAH SÜRGÜ VAH...! | |
|
|
| Ramazan DURMUŞ | |
| Doğanşehirli olabilmek! | |
|
|
| Şükrü Sağlam | |
| DOĞANŞEHİR'İN YANLIŞLARI | |
|
|
| Dilaver GÜR | |
| HABABAM"IN UĞURU | |
|
|
| Kemal DENİZ | |
| Polat Türküleri -3- | |
|
|
| Gazi ŞAHİN | |
| Vatan Sağolsun | |
|
|
| Fikri BULANIK | |
| SULUMAĞARA | |
