A.Vahap KAYGUSUZ
vahapkaygusuz@gmail.com
Malatya'nın İlk Klibi Nasıl Çekildi
06/02/2021 Video çeken kameraların yeni çıktığı zamanlardı. O Zaman şimdiki gibi dijital fotoğraf makineleri yok. HDD video kayıtları yok. Ses kayıtları teyplerle görüntü kayıtları beta veya VHS video kameralar ile yapılıyor. Belki de Malatya’da kamera kullanan ilk kullanıcılardan birisiyim desem sanırım kimse alınmaz. İlk kullandığım kamera Sony marka beta bir kameraydı. Kamera ayrı. Kaset kayıt sistemi ayrı. Batarya ayrı. 3 parçadan oluşan bir kameraydı. 1 Hatta ışık da dahil edilince 4 parça oluyordu. 1987 yılında Metin Hoca vasıtasıyla M7 Panasonic bir kamera ile tanışarak 3 parçalı çekimden kurtuldum. O vakit Doğanşehir de görev yapıyorum. Hem resmi kurumda görev yapıyorum. Bunun yanında Hem muhabirlik yapıyorum. Hem de ek iş olarak kamera çekimi yapıyorum. Bu esnada Doğanşehir in nefesinde ne varsa kayıt altına almaya çalışıyorum. Düğün çekimleri, özel toplantılar, hatta Malatya ya dahi geliyorum. Kenan Evren, Süleyman Demirel, Turgut Özal, Recep Tayyip Erdoğan gibi cumhurbaşkanlarının çekimleri dahil olmak üzere, merhum Necmettin Erbakan, Alpaslan Türkeş’in, Bülent Ecevit’in de görüntülerini çekme şansına sahip oldum. Hatta Merhum Turgut Özal’a Doğanşehir deprem konutlarının açılışında kendi yaptığım salebi ikram ettim. Kısaca gazetecilik hayatım boyunca gerek sevinçli, gerek acılı birçok olaya tanıklık ettim. Yeri geldiğinde vatandaşların taleplerini yetkililere ilettim. Metin günaydın arkadaşımla birlikte birçok ilke imza attık. Birçok ilginç anım oldu. En ilginç anım ise tek bir kamera ile tam 1 saatlik görüntüleme çekmemdi. Bu çekimde iyi para alacaktım. Kamerayı yenileyecektim. Üstüne üstlük emeğim hariç 10 tane kaset parası da cebimden gitti. İlçede bir arkadaş yöresel türkülerle bir kaset doldurmuş. Bu kaseti videoya aktarıp klip haline getireceğiz. Tanesi 100 Mark’tan satılacak. Kaset Almanya'ya gidecek. Velhasıl iyi para kazanacağız. Önce ses kasetini 60 lik bir VHS kasete montaj yaptık. Sonra videonun görüntü montajına başlamak için ses çıkışına FM verici yapıp yerleştirdik. Amaç senkron tutturmak. Yani görüntüyle sesi birleştirmek. Bunu da başardık. Bf194 transistor kullanarak FM verici yaptık. Alıcıyı da, yani FM radyoyu da sanatçının cebine koydum. Sanatçı Kameradaki kasetten çıkan sesi cebindeki radyodan duyacak dolayısıyla canlı olarak dağda, bayırda türkü söyleyecekti. Nerdeyse 1 gün uğraştık. Sonunda kaseti tamamladık. Kaset Almanya'ya gidecek. Velhasıl iyi para kazanacağız. Kasetleri de çoğalttık. Gönderdik Almanya'ya. 40 sene geçti. Emek de boşa gitti. Kaset paraları da cepten gitti. Halen bir teşekkür bekliyorum. |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |